Thursday, January 15, 2015

Gece gece, geçmişten gelen!

"yoo dur bakalım orda. bu kadarı fazla. iki gün için kalbimi hızlandırmana izin vermiştim ama üçüncü gündeyiz, bu kadar olmaz. ben senden bu kadar etkilenmiş olamam. çünkü ben pek de etkilenen biri değilimdir. baksana sana yazı bile yazıyorum, ne kadar da fazla olmuşsun. uğruna yazı yazdığım erkeklerden biri olmuşsun bile, ki çokları bunun için yıllarını verdi. ama ben korkuyorum biliyor musun. hayır ilk defa sevmekten, reddedilmekten, sevilmekten değil korkum. ben az da olsa kendimi biliyorum. ben ne zaman yazı yazsam, bana o yazıyı yazdıran duygunun ağırlığından kurtulurum. ben senin ağırlığından kurtulmak istemiyorum."

12.05.2012


Blogun taslaklarında bir dünya yatıyor!
Benim dünyam:)

Bunu okuyunca gülümsedim, ister istemez.

Yıllar önce, saatlerce konuşurduk da zamanın nasıl aktığını anlayamazdık. Birbirimize her şeyi anlatmak isterdik ama sığdıramazdık ortak olmayan bir dilin içine tüm yaşanmışlıklarımızı. Onun annesi hiç sevmezdi beni. Benim annem de çok hoşnut değildi ondan. Ama yaşanmış küçük mucizelerimiz vardı, ya da birbirimizin zihnini okuyabilirdik. Mesela ben bir sabah sıçrayarak uykumdan uyanmıştım çünkü rüyamda gitmeyi çok istediği konserin ertelendiğini görmüştüm. Mesaj attım. Kontrol etti. Konser ertelenmişti. Böyle saçma şeyler. Uzunca bir süre bitmedi bu gelecekten gelen haberler. Onu bir daha göremem derken içimden bir ses İstanbul'a geleceğini söyledi. O ses ne zaman gelecek dese, o geldi.
Son seferini de hatırlıyorum bu görüntülerin. Bir gece, huzurla yatağıma yatmıştım, gözlerimi kapatmıştım ki hayatımın saniyesini yaşadım. Bir fotoğraf düşmüştü zihnime. O ve başka bir kadın... Kabullenemedim o an. Ama birkaç gün sonra, başka bir kadınla tanıştığını söyledi bana.
Çok çabuk olmadı toparlanmam, Ama içimdeki o ses yine konuştu benimle "her hikayen bir öncekinden daha güzel olmadı mı? bir sonraki daha da güzel olacak."

Uzun zamandır konuşmuyoruz. Umarım çok iyidir.
Ben çok iyiyim.